Ekiple çıktığımız bilmem kaçıncı yolculuk ama bu kalabalık çıktığımız yolların tadı da bir başka oluyor. Eskişehir'de yapılan planlamada 8 kişiden 6 kişiye düşünce 2 araç yerine tek araç çıkmayla karar verdik. tabi 6 kişi ve malzemeler sığmayacağı için 2 kişi önden otobüsle gitmeliydi.Akyaka orman kampına önden gitmeyi kabul eden 2 kişiden biri bendim çünkü bölgeye ilk kez gitmiyordum.Daha sonra ki yazılarda da bahsedeceğim Akyaka da , Marmaris de , Güllük de daha önce konaklamış ve bölgeyi biliyor olmama dan dolayı öncülüğü kabul ettim. Otobüsle çıktığımız yolda Akyaka Orman Kampına giderken Muğla'ya kadar uyumuş ve Marmaris den önce inmemiz gerektiği için etrafı izleyerek giderken her zaman olduğu gibi virajlara geldiğimizde Marmaris ayaklarımızın altına serilmiş ve ben yine aşık olmuştum bile. Akyaka yol ayrımında inip yürümeye başladık normalde yürüyerek 40-45 dk ya kamp alanına varabilirsiniz ama otobüsten indikten sonra alt yola geçince Akyaka dolmuşları geçiyor. Bu dolmuşlar kampın kapısına kadar götürmede bir önceki kösede indiriyor yani baya yaklaşmış oluyorsunuz. Dolmuşa binmeye değer mi diye sorarsanız Akyaka orman kampına giderken eğer yaz aylarındaysanız sıcaktan kavrulma ihtimalinize karşı yada kışın yağmur ihtimaline karşı evet binmeye değer aksi taktirde hava serinde ve çok eşyanız yoksa çok rahat yürüyebilir ya da otostop çekebilirsiniz.Bölge insanı mükemmel iyi insanlar.
Yürüyerek Akyaka sahiline ve çarşıya çok rahat ulaşabiliyorsunuz.Çarşı da Migros, Bim, Şok gibi marketleri bulabilirsiniz 1-2 tl daha uygun fiyatlı alışveriş yapabileceğiniz sokak aralarında ki marketlerde mevcut.Sahil de şezlonglar bir kısıma kadar belediyeye geçmiş ve çok ucuz rakamlara kiralayabiliyorsunuz bunun için erkenden gelmeniz şart çünkü bölgeye çok fazla günübirlikçi geliyor.Sabaha erkenden gelmeniz tem denizin bulanmamış halindeyken yüzmenize hem de sabah sporu için olanak sağlıyor.Belediyelerin dışında işletmelerin de şezlongları var bunlar minderleri sarı renkte olanlar yani 2019 sezonunda böyle seneye nasıl olur bilemem tabi ama orada da durum şöyle belediyenin şezlonglarının bittiği yerde başlayanlar cafelere ait olanlar onlar ücret istemiyor fakat kişi başı 10 tl alışveriş yapmanızı istiyor.Daha ilerde restorantın bahçesindekiler ise fena durumda çünkü 30-35 tl fiyatların olduğunu hafta içi başka hafta sonu başka fiyatlar söylediği gerçeği var ki el yakıyor. Akyaka orman kampına giden yolun kenarında bir duvar var oturma alanı geniş o kısım ücretsiz ama oralar tamamen ailelerin ve günübirlikçilerin piknik alanına dönüşmüş çöp deryası halinde öyle duruyor kimse çöplerinin peşine düşmüyor kalabalığın ortasında bebeğinin altını değiştirip bezini orada bırakanla bile karşılaşıyorsunuz. Akyaka kamp alanının kendi bölgesi içinde sadece orada kalanların kullandığı koylarda mevcut fakat sahildeki gibi sığ deniz değil derin su olduğu için çok fazla tercih edilmiyor ama harika güneşlenme alanları var rüzgarlı olsa da hem manzarası hem de sakinliği açısından tercih edilebilecek alanlar.
Akyaka orman kapının güvenliği Jandarma tarafından sağlanıyor düzenli olarak devriye geziyor ve gece 20:00 dan bir sukunet hakim bu yüzden erken yatıp erken kalkmak isteyenler için harika bir uyku ortamı o kadar sessizlik hakim ki çok rahat horlayanların seramonisini dinleyebiliyorsunuz. Genelde geece geç saate kadar sahilde oturmayı tercih ettik içeceklerimizi alıp deniz kenarında oturmak bize daha cazip geldi.Sahildeki mekanların yaptığı canlı müziği de dinleyebiliyorsunuz hem de gece kapatan işletmeler masa sandalyelerini sahilde oturmak için kullanmanıza müsade ediyor. Sahilde gece oturan çok olduğu için biz kendi kamp sandalyelerimizi aşşağıya inerken yanımızda götürdük. Akyaka orman kampının bir özelliği hoşuma giderken digeri de hoşuma gitmedi tabi alt kapıda gündüz alana girişte hiç kimsenin size birşey sorduğu yok yani gündüz gelip orada kalan bir arkadaşınızın çadırında kalmaya başlasanız para pul ödemeden orada günlerce başkalarının çadırında kalabilirsiniz.Bu olay gece öyle olmuyor 00:00 dan sonra alt kapı kapanıyor ve içeri girmek isteyenlere kayıt evragını ve kimliklerini soruyorlar bir iyi bir kötü özelliğide böyle malesef.
Akyaka orman kampında gündüz sahilden döndüğünüzde tabi sıcak suyla duş almak istiyorsunuz ama bakıyorsunuz ki duşlarda öyle böyle bir sıra yok ve sıra size geldiğinde de tabi ki sıcak su kalmıyor.Size bir tüyo vereyim alanda 4 duş var.Herkesin ilk uğradığı yer tam ortada kalan duşlar bu yüzden diğerlerinde hem sıra olmuyor hem de sıcak su bulabiliyorsunuz. Duş ve tuvaletlerin hepsi ortalama aynı mesafedeler o yüzden gözünüzde büyütmeyin.Sahilde de 2 duş var biri kamp alanının içine girince diğeri de sahilin liman tarafında tek tuvalet var o da tam orta da dondurmacının olduğu yerde ama umumi bir tuvalet değil işletmeye ait olsada durumu abartmadan arada bir de o işletmeden alışveriş yaparak o tuvaletten faydalanabilirsiniz kapısında kimse dikilmiyor. Önemli notlar arasında aklınızda bulunması gerekenleri şöyle hatırlatayım. Yanınıza mutlaka sinek kovar bir sprey alın , uzatma kablunuzu unutmayın ve alanda ateş yakılmasına hiçbir şekilde müsade edilmediği için aklınızdan bile geçirmeyin ama bunun yerine bizim gibi elektrikli pişirme ocaklarından götürerek çok pratik bir çözüm bulabilirsiniz. Kötüyü aklınıza getirmeyin keyfinize bakın.
Bize yol olsun , rüzgar essin, yağmur yağsın, toprak koksun!
Başka bir rota da görüşmek üzere
GAK<!
1 yorum
Akyaka'yı böyle okumak güzeldi <3<3
YanıtlaSil